.svg){kind=logo}
Kadın haklarının ortaya çıkmasından itibaren, kadınlar bir takım statüler kazanmaya başlamışlardır. Statülerin en başında, çalışma hakları gelmektedir. Çünkü kadın, evde bir takım faaliyetler ile iç içe olamadığı için bu durumdan mutsuzdur. Çalışma alanında ise, sosyallik kavramı aktiftir. Fakat her şeyin orantılı bir şekilde ilerlemesi gerekiyor. Sabah saatinden başlayıp gecelere kadar süren çalışma düzeni bir kadın için dezavantajlıdır.
Çünkü burada sağlık denilen faktör göz ardı edilmiş oluyor. Günümüz şartlarına bakıldığında, bir kadın ortalama 19 saat iş yerinde çalışmaktadır. Bu durum hem psikolojik hem de fiziksel açıdan yıpranmaları da beraberinde getiriyor. Çalışma sebeplerinin arasında ise çoğunluk ile çocuk kavramı yer alıyor. Maddi açıdan geçim sıkıntısı yaşayan kadın, gerekirse 19 saati dahi aşabiliyor. Ailesi ile yeterince zaman geçiremeyen ve bu durumdan dolayı mutsuz olan kadın, bir süre sonra mecburiyet duygusu içerisinde çalışmalarına devam ediyor.
Çalışma Hayatının Psikolojik ve Fizyolojik Sorunları
24 saatlik zaman dilimi içerisinde ortalama 19 saat boyunca çalışan bir kadın psikolojik ve fizyolojik sorunlar yaşıyor. Duruma psikolojik açıdan baktığımız zaman, sevdiklerine yeterince zaman ayıramıyor. Yaşanılan sorunlar kişinin bilinç üzerinden bilinçaltına atıldığı için kişi olayları bastırmak zorunda kalıyor. Sosyal aktivitelere katılmak kişinin, yaşam perspektifini geliştiren bir olgudur. Çocukları için, gece-gündüz fark etmeden çalışan bir bayan, bu yaşam perspektifinden mağdur kalır. Zamanla, yaşanılan problemler anlatılamaz ve fizyolojik açıdan anlam bulur. Stres ve depresyon yaşayan bir kadın, bunu çeşitli organları sayesinde anlatma ihtiyacı içerisinde olur. Fakat sonuç bazen üzücü olabilir çünkü psiko-somatik bir süreç hastalıkların oluşmasına ( mide ülseri, kalp rahatsızlıkları, migren vb. ) neden olabiliyor.
Çalışan Kadınların Maddi ve Manevi Açıdan Yaşadığı Sorunlar
Çalışan bir kadın hem maddi hem manevi açıdan sorunlar yaşıyordur. Çünkü iş yükü, kişinin daha aktif olmasını gerektirir. Çocuğu olan bir kadın, maddi açıdan hep daha fazlasını kazanabilme bilinci ile işinde çalışır. Çünkü büyüyen bir çocuğun zamanla ihtiyaçlarında da artışlar meydana geliyor. Toplum sisteminde ise bir takım yargılar vardır ve bunlar; çalış ve kazan prensibi şeklinde tanımlanabilir. Bu açıdan bir kadın çalışırken; hem sağlığını hem de maddi durumunu düşünerek iş yaşamında aktif olabilmelidir.